Aşatmak

Turkish Definition

Yedirmek, yemekyedirmek; aşındırmak

Karachay - Turkish Examples

Sabiygeanası aşatadı - çocuğa annesiyediriyor

aşatıb toydurmak - yedirip doyurmak

biçenni aşatıbboşadı - otu yedirip bitirdi

Aşatmay-içirmey konakğa haparsormaydıla - yedirmeden içirmedenmisafire haber (havadis) sorulmaz(d)

börüge Aşatmak - kurda yedirmek

Kıyınımı aşatırık tülme - emeğimiyedirmeyeceğim

malğa Aşatmak - hayvana yedirmek

sabanlanımallağa aşathandıla tarlalarıhayvanlara yedirmişler; ayağımıçurukğa aşathanma - ayağımıayakkabıya aşındırttım(vurdurdum)

English Definition

To feed, to feed; erode