Yaslanmak, dayanmak,tahammül etmek, uzanmak, uzanıpyatmak
Kabırğağa tayanıp turadı - duvara yaslanıp duruyor
divanŋabir kesek tayanayım - divana birazuzanayım
colovçula tavğatayandıla - yolcular dağadayandılar
sen tayanmağankıyınlık kalmadı - senin tahammületmediğin zorluk kalmadı
halkğatayanmağan politika cürümez - halka dayanmayan politikayürümez
ilmuğa tayanıp açıklarğakerekdi - bilime dayanarakaçıklamak gerekir
To lean on, to endure, to endure, to lie down, to lie down