Daracık, iki bina arasında yeralan daracık geçit, aralık; çokküçük ev, baş sokacak kadar yer,kulübe
Alağa eki kabırğanı arası Tığırık dan ozulup barıladı - onlara ikiduvar arasındaki aralıktan geçilerekgidiliyor
Tığırık oramçıkla - darsokakçıklar
kaya Tığırık - kaya daracığı;ala Tığırık lada caşaydıla
bizni Tığırık ğada keligiz - bizim küçük evmize deteşrif ediniz
başımı suğarık bir Tığırık ımbardı - başımı sokacak bir kulübemvar
Narrow, narrow passage between two buildings, gap; very small house, just enough room to sleep, hut