Toy

Turkish Definition

Düğün, toy, eğlence

Karachay - Turkish Examples

Üylenŋen Toy - evlenme düğünü

asker aşırğan Toy - asker uğurlama düğünü

ıstım Toy - yeni doğan çocuğu yedinci geceobur adı verilen bir cadınınyalayarak hasta yapacağınainanılır

bunu önlemek için yakınaile ve komşuların genç kızları ilegençleri lohusa odasında sabahakadar nöbet tutarlar ki bu adeteıstım -

o esnada yapılan eğlenceyede ıstım toy adı verilir -

konak Toy - misafiri eylendirmek için yapılaneğlence

Toy başçı - düğünündüzeninden sorumlu kişi

Toy nukuturtmak - oyunları coşkuylaoynamak

Toy etmek - düğünyapmak

Toy ğa barsaŋ toyup bar(as) - düğüne gidersen karnınıdoyurarak git

teli kopsa Toy buzar - deli kalkarsa oyunu bozar

English Definition

Wedding, wedding, entertainment