Büyümek, kocamak,kartlaşmak, yaşlanmak
Sabiyleullaya tebregendile - çocuklarbüyümeye başladılar
ullayğandanullaya barabız - kocadıkça kocayıpgidiyoruz
büyüdükçe büyüyüpgidiyoruz -
yaşlandıkça yaşlanıpgidiyoruz -
ullu aytħannı etmegenullaymaz (as) - büyüğün dediğiniyapmayan büyümez
To grow up, to grow old, to become old, to grow old