Ayrılmak, kopmak,seçilmek
Urlukluk arpa ayırılğandı - tohumluk arpa ayrıldı
ayırılıbçıkmak - seçilip çıkmak
gönüllü öneçıkmak -
adamladan ayırılıb biznitaba keledi - insanlardan ayrılarakbizim tarafa doğru geliyor
Sürüvden Ayırılmak - sürüden ayrılmak(kopmak)
bu işde ullu gitçeayırılmaydı - bu işte büyük küçükayırımı yok
alayda col oŋaayırıladı - orada yol sağa ayrılıyor
Col ekige ayırılğan cerde - yolunikiye ayrıldığı yerde
kol tutuşubayırıldıla - el sıkışıp ayrıldılar
alaybıla ayırıldık - böylece ayrıldık
Üyünden ayırılırğa unamaydı - evinden ayrılmak istemiyor
alabirbirlerinden ayırılmay caşaydıla - onlar birbirlerinden ayrılmaksızınyaşıyorlar
üyümden kalayayırılayım? - evimden nasılayrılayım?
arabız ayırılğandı - aramız ayrıldı (açıldı)
ögüz öldü -
Ortaklıkdan ayırıldı - öküz öldü
Ortaklıktan ayrıldı (öküz öldüortaklık bozuldu) (a-s) -
To separate, to break away, to be chosen