Aytmak

Turkish Definition

Söylemek, demek,anlatmak, söz vermek

Karachay - Turkish Examples

Salam Aytmak - selam söylemek

atın Aytmak - adınısöylemek

aytırın Aytmak - söyleyeceğinisöylemek

artha aytırın alğa aytadı - sonra söyleyeceğini önce söylüyor

Boş Aytmak - boş söylemek

balta bılaüzgença Aytmak - baltayla koparır gibisöylemek

burdurub Aytmak - değiştiripsöylemek

ötürük Aytmak - yalansöylemek

katı Aytmak - sıkı söylemek

Türkça Aytmak - türkçe söylemek

kertisin Aytmak - gerçeği söylemek

cır Aytmak - şarkısöylemek

tavruh Aytmak - hikâyeanlatmak

hapar Aytmak - habersöylemek

elber comak Aytmak - bilmecesormak

comak Aytmak - masalanlatmak

kıshası bıla Aytmak - kestirmeden söylemek

nazmuda86 Aytmak - manzumede anlatmak

Mağanasın Aytmak - manasını söylemek

Aldab Aytmak - yalan söylemek

ariv Aytmak - güzel söylemek

birin koyub birin Aytmak - birini bırakıp birini söylemek

Boluşlusun Aytmak - olduğu gibianlatmak

izlegenin Aytmak - istediğinisöylemek

keleçilik Aytmak - dünürlükyapmak

kaytarıb Aytmak - döndürüpsöylemek

tekrar söylemek -

Kuvanıb Aytmak - sevinerek söylemek

Mahtab Aytmak - överek anlatmak

Sögüb Aytmak - kötüleyerek anlatmak

Sınab körgenin Aytmak - görüp sınadığınısöylemek

tab Aytmak - uygun söylemek

Münasib söylemek -

çöbnü tereketib Aytmak - çöpü mertek yapıpsöylemek

ışanıb Aytmak - güvenereksöylemek

ülgüge Aytmak - misal olaraksöylemek

aytıb boşamağa koy - söyleyip bitirmeye müsade et

Aytmay koyarğa tebregendi - söylemeden bırakmaya başladı(galiba söylemeyecek)

sözümüartha salmay aytayım - sözümüsaklamadan söyleyim

aytırıŋıbileme - söyleyeceğini biliyorum

Cuk aytırğa kerekdi - bir şeysöylemek lazım

men da anıaytama - ben de aynı şeyi (onu)söylüyorum

anı berirge aythandı - onu vermeye söz verdi

tölergeaytadı - ödemeye söz veriyor

anıişin eteriŋi aythansa - onun işiniyapacağına söz vermişsin

Aytmağanı kalmadı - demediğikalmadı

aythan a tınçdı - söylemesikolay

aytıb aytalmazça bir işbolğandı - sözle anlatılamıyacak birhadise olmuş

aytıb aŋılatırğakerekdi - söyleyip anlatmak lazım

Aytıb eşitilmegen - söylenipişitilmeyen

Allah aytsa - inşallah

Söz aytır madarıŋ cokdu - sözsöyliyecek imkânın yok

menaythan esiŋde bolsun - benimsöylediğim aklında olsun

mendenalağa salam aytırsa - benden onlaraselam söylersin

saŋa aytama! - sana söylüyorum!

ol aythanŋakarama - onun dediğine bakma

Toba -

aytdım ese kaytdım - tövbe

Dedimse sözümü geri aldım -

aytmacuvuğuŋa -

aytır cuvuğuna - söyleme akrabana

söylerakrabasına=söyleme dostuna -

Söyler dostuna (a-s) -

aytırğauyalmağan -

eterge da uyalmaz - söylemeye utanmayan

yapmayada utanmaz (a-s) -

aytırınbilmegen -

anasına aman aytdırır - söyleyeceğini bilmeyen anasınakötü söz söyletir (a-s)

English Definition

To say, to say, to tell, to promise