Adam, insan
işekli Adam - şüpheliadam
bir kavum Adam - bir kısıminsan
bir-bir Adam la - bazı insanlar
Adam bolmak - insan olmak
kucur Adam - acayip adam
Adam başına - adambaşına
Adam söz - insan sözü
Adam hak - kişi hakkı
insan hakkı -
Adam kıyın - insan emeği
Adam ladan ayrılmak - insanlardan ayrılmak
Adam karamazlık - insan yüzünebakılmayacak derecede
Adam katındaösmegen - insan yanındabüyümeyen
Adam ortası - insan ortası
Adam ulu - insan oğlu
Teyri Adam ı - (vallani
billahi der gibi bir yeminşekli) -
bir Adam keledi - bir adamgeliyor
demeŋili Adam - sağlam adam
Güvenilir adam -
Adam canından ülüşeterça - insan canını verircesine
Adam nı adamlığı kıyınlık cetgen künbelgili bolur - insanın insanlığıfelaket gününde belli olur (a-s)
Adam nı adamlığı nögerinden tanılır - insanın insanlığı arkadaşındananlaşılır (a-s)
Adam adargı bolsa daamallıdı - cirmi ufak da olsa çarebulan adam
Adam lanı akılları bir bolsa -
Bazar bolmaz edi - adamlarınakılları aynı olsa
pazar kurulmazdı(a-s) -
Adam nı amanı Adam nı beti bileoynar - adamın kötüsü insanınonuruyla oynar (a-s)
Adam nı bağasın Adam bilir - insanın kıymetini insan bilir(a-s)
Adam ı bolğan mal eter -
çibinibolğan bal eter - adamı olan malüretir
arısı olan bal üretir (a-s) -
Adam bolluk sıfatından belli - adam olacakyüzünden belli (d)
Adam nı canıtopurak -
terekni canı capırak - adamın canı toprak
agacın canıyaprak (d) -
Adam körürün körmeykörüne kirmez - insan göreceğinigörmeden mezara girmez (d)
Adam karğasa bir palah -
el karğasa minpalah - tek insan beddua edersebir felaket
halk beddua ederse binfelaket (d) -
Adam tabmasan börk ağaçbıla keŋeş - adam bulamazsanşapka kalıbıyla danış (müzakere et)(a-s)
Adam turğan cerine -
it toyğancerine - insan doğduğu yere
itdoyduğu yere (d) -
Man, human