Belevüt

Turkish Definition

Çürük, dayanıksız, özürlü,sakat, derme çatma, baştansavma

Karachay - Turkish Examples

Belevüt işlenŋen köpür - dermeçatma yapılmış köprü

Belevüt çalman - derme çatma çit

Belevüt kabırğa - çürükduvar

üynü Belevüt işlenŋeni belgilidi - evin baştan savma yapıldığı belli

English Definition

Rotten, flimsy, disabled, crippled, makeshift, sloppy