Bilmek, tanımak
Nenida bilirge süyedi - her şeyibilmek istiyor
men anıazbarğa bileme - ben onuezbere biliyorum
ana tilinbilirge kerekdi - ana dilinbilmek lazam
colnu coruknubilemisiz - yolu yordamı biliyormusunuz
haparnı kişibilmeydi - haberi kimsebilmiyor
seni keliriŋi bilgeedim - senin geleceğinibilseydim
aytırıŋı kaydanbillikme - söyleyeceğininereden bileceğim
Sormağanlay bildi - sormadanbildi
cüze bilemise - yüzmesinibiliyor musun
köre Bilmek - görebilmek
bara-kele Bilmek - gitmesini gelmesini bilmek
Adetni Bilmek - adeti bilmek
kesin Bilmek - haddini bilmek
kendinibilmek -
men ne aytırğa bilmeykaldım - ben ne söyleyeceğimibilemeden kaldım
Aladankimni bilese - onlardan kimibiliyorsun
el bilgen adam - herkesçe bilinen adam
Bilmegença körünedi - bilmemiş gibi görünüyor
Igilikni bilgen adam - iyiliğibilen adam
nesin da bilmeycatadı - hiçbir şeyden haberiolmadan yatıyor
To know, to recognize