Ağlamak, gözyaşı dökmek,yığlamak
Cıları keledi - ağlayasıgeliyor
cıları tığılmak - gözyaşıboğazına tıkanmak
cılarğa koy - bırak ağlasın
ağlamaya bırak -
Zukkuçuk etib Cılamak - içini çekerekağlamak
hıçkırarak ağlamak -
Kıçırıb Cılamak - hıçkırıp ağlamak
cılab ekiközünü birin aladı - ağlıyarak ikigözünün birini alıyor (çıkarıyor)
Cılab koymak - ağlayıvermek
cılabturmak - ağlayıp durmak
cılay-cılayköz cavun tavusmak - ağlayaağlaya gözyaşlarını tüketmek
sarınsalıb Cılamak - yas tutup ağlamak
anamsen cılama -
sürt cılamuklarıŋı -
dinkazavatha barama -
izlemekabırımı - anam sen ağlama
silgözyaşlarını -
din gazasınagidiyorum -
arama mezarımı (savaştürküsü) -
cılay-cılay - ağlaya ağlaya
Kel Karaçaç Kara Taşha barayık -
Cılay-cılay kara taşnı carayık - gelKarasaç Kara Taş’a gidelim
ağlayaağlaya kara taşı yaralım (GoşayahBiyçe Türküsü’nden) -
cılar ornunaküledi - ağlayacağı yerde gülüyor
Cılamağan sabiyge anası emçeksalmaz - ağlamayan çocuğa anasımeme vermez (a-s)
cılar sabiyanasını boğağı bıla oynar - ağlayacak çocuk anasının boğazı ileoynar (a-s)
Cry, shed tears, shed tears