Cıltıramak

Turkish Definition

Parlamak, parıldamak,ışıldamak

Karachay - Turkish Examples

Közleri cıltıraydıla - gözleri parlıyor

caŋurdan sonrakün cıltıradı - yağmurdan sonragüneş parladı

köküregindemedalları cıltıray keledi - göğsündemadalyaları parlayarak geliyor

Culduzla cıltıraydıla - yıldızlarparıldıyorlar

cıltıraydı-canadı biznielni çaskası - parıldıyor ışıldıyorbizim köyün arazisi (tarlaları)

English Definition

To shine, to sparkle, to sparkle