Karışmak, dolaşmak, birbirine geçmek, çaprazlaşmak,örülmek, dokunmak, bir birinekavuşmak (birleşmekanlamında), karşılaşmak
Halı birbirine çalışhandı - iplik bir birinegeçmiş
collarıbız em ahırındaçalışdı - yollarımız en nihayetkesişti
birev bıla çalışıv - biriylekarşılaşma
To mix, to wander, to intertwine, to cross, to weave, to touch, to come together (in the sense of union), to encounter