Sıçramak, fırlamak,dökülmek, çatlamak, patlamak
Üsüme otnu ciltini çartladı - üzerime ateşin kıvılcımı sıçradı
Kancal çelekni boyavuçartlağandı - çinko kovanın boyasıdökülmüş
nartüh çartlatayık - mısır patlatalım
çartlap çıktıallıma - fırlayıp çıktı önüme
Coŋurçhala çartlap çartlaptüşedile - yongalar sıçrayıpsıçrayıp düşüyorlar
kök çartladı -
Şıbıla tüşdü - gök çatladı
yıldırımdüştü -
çartlap tebreme - patlamaya başlama
To leap, to leap, to spill, to crack, to explode