Sarılmak, yapışmak,asılmak, tebelleş olmak, üşüşmek,azimle girişmek, hevesle sarılmak
Atnı boynuna katı kadaldı - atınboynuna sıkı sarıldı
kadalıpkalmak - yapışıp kalmak
sarılıkalmak -
sabiyçik anasını eteğinekadalıp turadı - çocuk annesinineteğine yapışıp duruyor
sabiyokurğa bek kadalğandı - çocukokumaya çok hevesle sarılmış
katıkadalıp işleydi - büyük bir gayretleçalışıyor
atımı alırğa depkadalğandı - atımı almak içinyapışmış
sen aŋa nek kadalğansa - sen ona niçin sarıldın
sen ona niçintebelleş oldun -
kadalıp haparaytadı - kendini vererek haberanlatıyor
üsüme kadaldıla dakaldıla - üstüme tebelleş oldular
celbolmasa urğuyla üsübüzge kadalıpkaladıla - rüzgâr olmayıncasivrisinekler üstümüze üşüşüpkalıyorlar
To cling to, to cling to, to hang on to, to be confused, to be cold, to attempt with determination, to cling with enthusiasm