Kalav

Turkish Definition

Yığın, öbek, yığma

Karachay - Turkish Examples

Biçen Kalav - ot yığını

taş Kalav - taş yığını

Kalav Kalav töşekle-Munu bilmegen eşekle(bilm) - Yığın yığın döşekler-Bunubilmeyen eşekler (kitaplar)

English Definition

Heap, heap, heap