Kanat

Turkish Definition

Guguruk ~ kağıp kıçırdı:horoz kanat çırparak ötdü, anıboluşluğu bizge ~ saldı: onunyardımı bize kanat oldu, ~ kermek:kanat germek, korumak, çabak ~:balık kanadı, yüzgeç

Karachay - Turkish Examples

-

English Definition

Cuckoo ~ clucked and crowed: the rooster crowed with flapping wings, he released the memory of being to us: his help became wings for us, ~ kermek: to spread wings, to protect, to strive ~: fish wing, fin