Karaŋı

Turkish Definition

Karanlık; görgüsüz, cahil

Karachay - Turkish Examples

Karaŋı keçe - karanlık gece

iŋir Karaŋı - akşamkaranlığı

carık duniyamı Karaŋı ı etdiŋ - aydınlık dünyamı kanlık ettin; Karaŋı caşav

görgüsüzyaşam -

Karaŋı adam - cahil adam

Görgüsüz adam -

Karaŋı el - vahşi köy

Görgüsüz köy -

Karaŋı elge kirseŋközleriŋi katı kıs (as) - görgüsüz(vahşi) köye gidersen gözlerinisımsıkı yum

aç Karaŋı - aç karnına

Aşatırğa içirirge Karaŋı adam - yediripiçirmeye hasis adam

köz Karaŋı etmek - çabuk karar vermek

riske girmek -

Köz Karaŋı etip aldık - riske girerek aldık

Közü Karaŋı etmek - gözü kararmak

Közlerim Karaŋı etdile - gözlerim karardı

English Definition

Darkness; vulgar, ignorant