Kuvanç

Turkish Definition

Sevinç, kıvanç, kutlama,mutluluk, memnuniyet

Karachay - Turkish Examples

Kuvanç allıbolmak - sevinçten uçmak

içi içinesığmamak -

Kuvanç allı bolğanma - içimiçime sığmıyor

caşları uruşdansav kaytıp Kuvanç allı boldula - oğullarısavaştan sağ döndüğü sevinçtenuçtular

Kuvanç hapar - sevinç haberi

Kıvanç veren haber -

Kuvanç ı bolğan - sevinci olan

Kuvanç dan tolmak - sevince garkolmak

caşları üylenipkuvançtan tolğandıla - oğullarıevlendiği için sevince garkoldular

Kuvanç tıbırlı bolmak - evleri sevinçledolmak

ataları sürgünden kaytıp Kuvanç tıbırlı bolğandıla - babalarısürgünden döndüğü için evlerisevinçle doldu

Kuvanç etmek - sevinmek

sevinerek göklereuçmak -

ullu Kuvanç - büyük sevinç

kelinkelgen Kuvanç - gelin alma sevinci

Kuvanç bıla buşuv ayaklaşıp cürüydüle - sevinç ile üzüntü ayaklaşarakyürürler(d); Kuvanç ğa cıyılıv

Kuvanç halda - mutlu bir halde

Kuvanç bıla kayt - mutlulukla geri dön

Kuvanç bılakörüşeyik - mutluluk içerisindegörüşelim

English Definition

Joy, joy, celebration, happiness, satisfaction