Kuyruk

Turkish Definition

Kuyruk, arka, kıç, popo

Karachay - Turkish Examples

Atnı Kuyruk u - atın kuyruğu

kozu Kuyruk - kuzukuyruğu

Kuyruk cav - kuyruk yağı

Kuyruk uçu (üçü) - kuyruk ucu; zurnanınson deliği

ayak altında dolaşankimse (mec) -

çonçayma kuyruk - koyun cinsi hayvanlarda kuyrukucu yukarı dönmüş kuyruk biçimi

Kuyruk un cerge salmak (d) - bir yerderahat oturmak

kuyruğu cerkörmey işleydi - kuyruğu yeredeğmeden çalışıyor

durmadançalışıyor -

Kuyruk duppuş - makatın ikitarafındaki tombul kısımlar

popo -

Kuyruk süyek - kuyruk kemiği

English Definition

Tail, rear, ass, butt