Açık

Turkish Definition

Karachay - Turkish Examples

Eşik Açık dı - kapıaçık

Açık eşik - açık kapı

Açık aytıv - açık söyleme

Açık cağa - açık yaka

Açık cara - açık yara

Açık köllü - açık kalpli

Misafirperver -

cömert -

Açık köllükonakbay - misafirperver konakbay

Açık çöb atıv - açık kura çekme

Açık söz - açık söz

anlaşılır söz -

Açık etmek - açıklamak

Açık bolmak - ayanbeyan olmak

meydana çıkmak -

Süymekliğin Açık etmek - ilan-ı aşketmek

sevgisini açıklamak -

kimgeda Açık zat - her kime belli olan şey

Herkesçe bilinen -

Açık köten - götüaçık

aşırı cömert (mec) -

çıplak -

Züğürt -

Açık körünmek - belli olmak

Açık görünmek -

Açık carağa tuzsebgença - açık yaraya tuz serpmişgibi

English Definition