Ökünç

Turkish Definition

Acı, keder, dert, tasa,merak, heyecan, sıkıntı

Karachay - Turkish Examples

Ol dabizge Ökünç dü - o da bize tasa veriyor

Atabıznı keç kalğanına Ökünç etebiz - babamızın gecikmesine merakediyoruz

English Definition

Pain, sorrow, trouble, worry, curiosity, excitement, distress