Rıshı

Turkish Definition

/ırıshı zenginlik, varlık,bereket, mal-mülk, rızık, gelir,kazanç

Karachay - Turkish Examples

Anı Rıshı sı alğa baradı - onunmalı-mülkü çoğalıyor

Rıshı sı bolğanadam - zenginliği olan olan adam

Rıshı ğa bathan - mala-mülke batmış

Rıshı sı kesilgen - rızkı kesilmiş

Fakirlikten kurtulamayan -

Rıshı bürtük - uğur tanesi

bereket çekirdeği -

kapda kör -

Rıshı sı bar ese va(d) - ye detadınabak

belki bereket tanesivardır -

Rıshı ŋ sav aşa - zenginliğinisağlıkla ye

Rıshı ŋı hayırın kör - malının-mülkünün hayırını gör

Rıshı bız kalın bolsun - bereketimiz çokolsun

duniya Rıshı üçün canın beredi - dünya malı için canını veriyor

Rıshı dan çıkmak - maldan-mülktenolmak

Rıshı kelir bolsa kıl köpürdentizilir -

keter bolsa temir sıncırüzülür (as) - zenginlik gelmeyeyüz tutarsa kıl köprüden dizilerekgeçer

gitmeye yüz tutarsa demirzinçir kopar -

Rıshı sına köre caş öser -

Kışlığına köre mal öser (as) - varlığına göre oğlan büyür

Kışlığına göre hayvan büyür -

Rıshı sütüsünde kömük kibikdi (d) - zenginlik süt üzerinde köpükgibidir

Rıshı tübünden kozlamaz - zenginlik dibinden doğurmaz

English Definition

/race wealth, wealth, abundance, property, sustenance, income, gain